İÇDAŞ-29 isimli gemimiz yüksek standartlarda, son teknoloji ve sofistike olarak Ice Class 1-A 7500 DWT Paslanmaz Petrol/ Kimyasal Tanker inşası için sac kesimine Ocak 2017 ayı içerisinde başlanmış ve 12 Mart 2018 tarihinde başarılı şekilde denize indirilmiştir.

İÇDAŞ- 29 gemisi, 16 Kargo ve 2 slop tankı ile her türlü parsel kimyasal yükün taşınması için uygun hacimleri sağlamaktadır. İÇDAŞ-29 Paslanmaz Kimyasal Tankeri çevreci özellikleri ile de ön plana çıkmaktadır. Hem düşük yakıt tüketimi hem IMO TIER III standartlarında egzoz gazı emisyon şartları /NOX salınımı hem de Balast Suyu Arıtma Sistemi bakımından Uluslararası Denizcilik Organizasyonu (IMO) kurallarına uygun ekipmanlarla donatılmıştır.

İÇDAŞ-29 isimli Paslanmaz Kimyasal Tankerimiz 6 Eylül 2018 tarihinde Alman GEFO firmasına satılmıştır.

Vali Orhan Tavlı, Alexandria Troas antik kentinde bulunan Herodes Attikus Hamamı’nda kazı ana sponsoru İÇDAŞ A.Ş’nin desteği ile hamamın merkezinde yer alan kemerlerin alttan çelik konstrüksiyon ile desteklenmesi çalışmalarını yerinde inceledi.
Alexandria Troas antik kenti Herodes Attikus Hamamı’nda yapılan incelemelerde Ezine Kaymakamı Ali İkram Tuna, Ezine Belediye Başkanı Haluk Babaoğlu ve İl Genel Meclis Üyesi Hasan Hüseyin Aytop’da bulundu.
Alexandria Troas antik kenti Herodes Attikus Hamamın merkezinde yer alan kemerlerin alttan çelik konstrüksiyon ile desteklenmesi projesi kapsamında hamamın bu bölümünde statik açıdan sıkıntılı olan kemerlerin yıkılmasının önlenmesi için yapılan çalışmaları inceleyen Vali Orhan Tavlı, Alexandria Troas Kazı Başkanı Doç. Dr. Erhan Öztepe’ den çalışmalar hakkında bilgi aldı. 
Çanakkale, Ezine İlçesi, Dalyan köyü sınırları içerisinde yer alan MÖ 311’de kurulmuş olan Alexandria Troas 8 km’den daha uzun sur sistemine sahiptir. Surun içinde ve dışında yaklaşık 700 hektara yayılan kalıntıları ile Troas bölgesinin ve Anadolu’nun büyük antik yerleşimlerinden biri durumundadır. Antik kentin merkezi konumundaki Forum içinde bulunan Polygonal Yapı, Podyumlu Salon, Podyumlu Tapınak, Odeion, Kryptoportikus, Hellenistik Stoa ile antik kentin geneline yayılmış diğer yapılardan olan Herodes Attikus Hamamı, Nymphaion ve Doğu Kapısı, Tiyatro, Stadion görülebilir kalıntılardır. Çanakkale Boğazı’nın çıkışında yer alan antik yerleşim erken dönemlerden itibaren önemli bir liman yerleşimi olmuştur. Alexandria Troas bir Roma kolonisi olduktan sonra doğusundaki Çığrı Dağı çevresine yayılan Troas Graniti-Marmor Troadense’den imal edilmiş mimari malzemelerin İspanya’dan Lübnan’a oradan Kuzey Afrika’ya kadar olan tüm Akdeniz’e ihraç edildiği bir liman kentidir. MS 1. Ve 4. Yüzyıllar boyunca giderek büyüyen ve güçlü bir ekonomiye sahip olan Alexandria Troas bu tarihlerde nüfusu 100 bin civarına ulaşan bir yerleşimi yeridir. MS 4. Yüzyıl sonrası giderek zayıflayan ekonomisi ile küçülmeye başlayan antik kent MS 9. Yüzyılda büyük ölçüde terk edilmiştir.
Ülkemizin dünya çapındaki 5 büyük antik kent kazısına desteğiyle medeniyetin gün yüzüne çıkartılmasına katkıda bulunan İÇDAŞ’a, antik kentlerde yeni eserler, yaşam alanları ortaya çıkarken bunların korunmasına, yaşatılmasına ve tanıtılmasına yönelik faaliyetleri ve desteklerinden dolayı Çanakkale Valiliği olarak Teşekkür ediyoruz.

Çanakkale'nin Biga ilçesine bağlı Karabiga beldesinde faaliyet gösteren, Türkiye'nin ağır sanayi kuruluşlarından İÇDAŞ AŞ, Çanakkale'de tohum bankası kuracak.

Yerli tohum üretimi için ilk etabı 8 milyon liraya mal olacak İÇDAŞ Tohum Bankası ve Islah Merkezi'nin inşaatına Biga ilçesinde başlandı.

Çanakkale'de hayata geçirilecek merkez, özel sektörün kuracağı ilk tohum gen bankası olma özelliğini taşıyacak.

Şirketin Tarım İşletmeleri Müdürü Turgut Odabaşı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, proje kapsamında, dünyadaki 10 önemli tohum bankasının incelendiğini, Londra ve Amsterdam'daki iki merkezin örnek alındığını söyledi.

İÇDAŞ Tohum Bankası ve Islah Merkezi'nin geçen yıl yürütülen çalışmaların sonucunda projelendirildiğini anlatan Odabaşı, Biga'da inşaatı süren merkezin tohumun zaman içinde tamamen millileşmesi için öncülük edeceğini dile getirdi.

Tesislerin ikinci ve üçüncü aşamasını tamamladıklarında sadece ülkenin değil, dünyanın en önemli tohum bankası ve ıslah merkezlerinden birine sahip olunacağını ifade eden Odabaşı, "Merkez milli tohumlar konusunda da bilimsel araştırmalara öncülük edecek. Merkezin fiziki kapasitesi ve teknik donanımı gelecek yıllarda ihtiyaç duyulduğu anda ek yatırımlarla artırılacak." dedi.

Bu çalışmanın şirketin "milli birlik" anlayışıyla projelendirildiğini vurgulayan Odabaşı, şöyle devam etti:
"Merkezimizde yüksek teknoloji donanımlı laboratuvarlar ve depolama ünitelerimiz olacak. Tohum korumak sanıldığından çok daha ciddi bir iştir. Sandığa konularak çeyiz gibi saklanamıyor. Depolama ünitelerimizin tohumların türüne göre iç ortamı minimum nem seviyesinde tutularak -20, -5 ve 5 derecelik farklı atmosferik koruma koşullarına sahip olacak. Böylece tohumlar sağlıklı ve uzun ömürlü şekilde saklanabilecek. Anadolu coğrafyası dünyanın en zengin gen varlığına sahip. Bu zenginliğimize sahip çıkmayı ve onu korumayı milli bir görev biliyoruz. Anadolu tohumlarını güvence altına alarak geliştirmeyi ve milli tarımımızı yabancı ülkelere bağımlılıktan kurtarmayı hedefliyoruz. Dünyadaki bitkilerin dörtte biri gelecek 50 yıl içinde yok olma tehlikesiyle karşı karşı. Bu nedenle tohum bankalarının önemi gün geçtikçe artmakta. Bunun için adeta zamana karşı bir yarış içindeyiz."

Odabaşı, "Tohum bankası Akdeniz Havzası'nda olası kuraklığa karşı Nuh'un Gemisi, yani geleceğimizin sigorta poliçesi olacaktır. Sebze, meyve, hububat, sera bitkileri ve diğer bitki varlığında kendi tohumlarımızın patentine sahip olmamızın stratejik açıdan Türkiye için hayati önem taşıdığına inanıyoruz." diye konuştu.

Anadolu'ya ait yerel tahıl, baklagil, sebze ve endüstri bitkileri tohumlarının toplanarak bu merkezde muhafaza edileceğini söyleyen Odabaşı, "Toplanan bu tohumlar sadece muhafaza için değil ülkemiz çiftçisi için ekonomik değere sahip tohumluk üretimi için kullanılacak." dedi.

Odabaşı, merkezin tam kapasiteyle ekim ayında hizmete girmesinin planlandığını da sözlerine ekledi.

Türkiye’nin önde gelen ağır sanayi kuruluşu İÇDAŞ A.Ş. toplumsal gelişim için de liderlik ediyor. İÇDAŞ A.Ş. Türkiye’nin önde gelen ağır sanayi kuruluşu olarak yüksek milli anlayışı ile memleketimizin eğitim öğretim hayatına desteğini sürdürüyor. İÇDAŞ A.Ş. eğitim öğretim hayatımıza yeni okullar kazandırmaya devam ediyor.

İÇDAŞ A.Ş. Biga’da kısa sürede inşaatlarını tamamladığı İÇDAŞ Fen Lisesi ve İÇDAŞ Anaokulu için açılış ve devir teslim töreni düzenlendi. Tören sonrası 6 bin kişinin katıldığı iftar yemeği programı yapıldı. İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin’in ev sahipliği yaptığı törene AK Parti Çanakkale milletvekilleri Bülent Turan ve Ayhan Gider, Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, Biga Kaymakamı Mustafa Can, Biga Belediye Başkanı İsmail Işık, Çanakkale Milli Eğitim Müdürü Osman Özkan, Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir katıldı.

İÇDAŞ Fen Lisesi’nde düzenlenen törende konuşan Bülent Turan, Çanakkale’de çok önemli bir yatırımın daha hizmete girdiğini söyledi. Biga’nın Çanakkale’nin en büyük ilçelerinden biri olduğunu ifade eden Turan, “Çanakkale’nin en büyük ilçesinde bir fen lisesinin olmaması eksiklikti. Biga’da mutlaka bir fen lisesi olmalıydı ve şimdi bu güzide okulumuzu ilçemize kazandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Liseyi ve anaokulunu sağolsun İÇDAŞ yaptı. İÇDAŞ ailesine ve yöneticilerine teşekkür ediyoruz. Çanakkale hızla büyüyor. Gerek hükümetimizin gerekse özel sektörün bu konudaki çabaları ortada. Ortaya çok güzel eserler çıkıyor. Bu eserlerin başında da hepimizin çok önem verdiği bu eğitim kurumları geliyor. Evet Biga’ya böyle bir eser kazandırmak gerçekten çok anlamlı. Burada eğitim alacak öğrencilerimiz aydınlık geleceğin mimarı olacak. Emeği geçenleri tekrar kutluyorum.” dedi.

Çanakkale Valisi Orhan Tavlı ise İÇDAŞ’ın kurucusu ve sahibi olan Aslan ailesine ve genel müdürü Bülend Engin’e bu girişimlerinden dolayı teşekkür etti. Bu eğitim yuvalarında öğrenim görecek öğrencilerin Türkiye’nin geleceğini aydınlacağına işaret eden Tavlı, “Bu okulun yapılmasında, fikrinin oluşturulmasında emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Yeni açılan İÇDAŞ Fen Lisesi’nde öğrenim görecek öğrencilerimize de öğrenim hayatlarında ülkemize ve milletimize temelleri bu okulda atılacak katkılarından dolayı şimdiden teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

İÇDAŞ Genel Müdürü Bülend Engin fen lisesi ve anaokulu açarak Milli Eğitim Bakanlığı’na teslim ettiklerini belirterek, 11 Haziran pazartesi günü ise başka bir eğitim merkezi için temel atacaklarını şöyle anlattı: “Şunu da söyleyeyim ki ilk etapta 40 bin metrekareye, ikinci ve üçüncü etapları ile 100 bin metrekare kapalı alanı aşacak olan Mekatronik eğitim ağırlıklı Tacettin Aslan Mesleki ve Teknik Anadolu Lise Kampüsünün temel atma töreni için de gün sayıyor ve Allah’ın izniyle 11 Haziran Pazartesi günü temelini atacağız. Bir eğitim yuvamızı teslim ederken, diğerini de Çanakkalemiz’e kazandırmak için çalışıyoruz. İnşallah, teknik ve mesleki eğitime hizmet verecek olan bu kampusümüzün ikinci ve gerekirse üçüncü etaplarını da yapacağımızı buradan bildirmek istiyorum.”

İÇDAŞ’ın 2003 yılından beri Çanakkale’de teknik ve mesleki eğitim öğretim için okullar inşaa ederek, bakanlığa teslim ettiğini anlatan Bülend Engin, “Kalifiye eleman ve teknik adam yetiştirmenin gayreti içindeyiz. Çanakkale’de İÇDAŞ ruhuyla ortaya çıkan okullardan mezun olan ve tesislerimizden yetişen onbinlerce evladımız bu ülkenin ekonomisi için alın terlerini döküyorlar. Hedefimiz; insanımızın teknik becerilere ve eğitime sahip olarak; ülkemizin kalkınmasıdır.” dedi.

Bülend Engin, Çanakkale’ye hizmet etmek için Çanakkale Organize Sanayi Bölgesi’nde 10.000 metrekare kapalı fuar alanı, esnaf için ise modern ticaret sitesi kazandırmak istediklerini belirtti. Bülend Engin şöyle devam etti: “Çanakkale Boğazı’nda mükemmel bir yat limanı ve ayrıca kruvaziyer iskelesi yapılması için elimizi taşın altına koyduk. Şehrimizin yöneticileri bilirler.. Birileri bu güzel hizmetlerin ortaya çıkmaması, Çanakkale’nin kazanmaması için mücadele etti ve ediyor. Olsun, gün gelecek Çanakkalemiz bütün engelleri aşacak ve bunlara da kavuşacaktır. Çünkü Troya 2018 Yılı gibi, Ezine Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi gibi emek verdiğimiz fikir ve projelerimiz bir avuç Çanakkale sevdalısının sahiplenmesiyle bugün gerçek oldu, gerçeğe dönüşüyor.”

200 milyon dolarlık yatırım
Bülend Engin, İÇDAŞ’ın 200 milyon dolarlık yatırım planını uyguladığını söyledi. Bu yatırımların başlangıçlarının yapıldığını ve geri dönülmez bir noktaya ulaştığını vurgulayan Bülend Engin şöyle konuştu: “Milli duruşumuz, vatan sevdamız, memleket aşkımızla bu yatırımları yapıyoruz. “Madem öyle işte böyle”… Evet, madem öyle işte böyle. Ülkemizin tekerine çomak sokmaya kalkışanlara biz yatırımlarımızla cevap veriyoruz. Çalışacağız, çok çalışacağız…Üreteceğiz, daha çok üreteceğiz…Birlik ve beraberlik içinde tek yürek tek vücut olarak dünyaya karşı duracağız. Ve bu birlik beraberliğin en büyük bayrağı da Çanakkale’den bu mübarek topraklardan 1915 ruhuyla dalgalanacak.”

Bülend Engin, İÇDAŞ’ın tersanecilikte hedef büyüttüğünü söyleyerek, Türkiye’nin en büyük boyuttaki uçak gemisinin yapımı için 50 milyon dolar maliyetli kuru havuz inşaasına başladıklarını ifade etti. Bülend Engin bu konuda şunları söyledi: “Tersanemizde hedefimizi büyüttük. İÇDAŞ olarak ülkemizin milli savunma sanayisi için harekete geçtik. En büyük boyuttaki uçak gemisinin yapımı için tersanemizde 50 milyon dolar yatırımla kuru havuz yapımına başladık. Allah’ın izniyle 2019 yılının yaz aylarında uçak gemisinin inşaası için hazır hale geleceğiz. Bu hizmetten de gurur duyuyoruz. Bu gurur sadece İÇDAŞ’a ait değildir. Bize ışık verenlere ve işte şu anda burada bizimle birlikte olan sizlere ve Çanakkaleliler’e aittir. Ülkemize karşı oynanan oyunlar bir bir bozulacak. Bu büyük milli mücadelede Türkiye kendi uçak gemisini kendi yapacak… Çanakkale bu milli gururu yaşayacak.”

Fen lisesi 1 yılda tamamlandı
Haziran 2017’de temeli atılan İÇDAŞ Fen Lisesi bir yılda tamamlandı. İÇDAŞ Anaokulu ise 8 ayda tamamlanarak hizmete hazır hale geldi.
Biga’da önümüzdeki 2018-2019 eğitim öğretim yılında evlatlarımızın ders göreceği İÇDAŞ Fen Lisesi 14 bin metrekare kapalı alana sahip. 480 öğrenci kapasiteli lisede 24 derslik bulunuyor. 24 dersliğe ilave olarak okulda son teknolojilerle donatılmış 3 laboratuvar, 1 adet kapalı eğitim salonu da yer alıyor. Lisede 1 kütüphane ile 1 adet de açık basketbol sahası bulunuyor.
Biga’nın çalışan annelerine derman olması için İÇDAŞ Anaokulu’nda 160 çocuğumuz barınabilecek. Çocuklarımıza ev konforunda hazırlanan anaokulunun kapalı alanı 1250 metrekare. 2 kat artı 1 bodrum kattan oluşan binada 4 derslik bulunuyor. Çocukların eğlenerek öğrenmeleri için de 2 faaliyet alanı yer alıyor. Bodrum katta mutfakla birlikte 1 genel yemekhane hizmet veriyor.
Açılış ve devir teslim töreni sonrası açık havada iftar organizasyonu yapıldı. Ramazan ayının birlik ve beraberlik ruhunun sergilendiği iftar yemeği buluşmasına 6 bin vatandaş katıldı.

İÇDAŞ’ın çevreye duyarlılık prensibiyle çelik üretimi yapan Çanakkale’nin Biga ilçesindeki Değirmencik Entegre Tesisleri, “Düşük Karbon Kahramanı” ünvanını aldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı liderliğinde Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından düzenlenen “Düşük Karbon Kahramanları Ödülü” İÇDAŞ’a verildi.

İÇDAŞ Değirmencik Entegre Tesisi, üretim ve sonrasında ortaya çıkan karbon salınımında dünya çapında örnek olarak gösterilerek, V. İstanbul Karbon Zirvesi’nde ödüllendirildi.

İstanbul Teknik Üniversitesi Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde düzenlenen V.İstanbul Karbon Zirvesi’nde “Düşük Karbon Kahramanları Ödülü” İÇDAŞ Çelik Tesisleri Müdürü Rüstem Çağrı Ünzal’a verildi.

Dünya çapında örnek tesisler
İÇDAŞ, “Düşük Sera Gazı Emisyonlu İnşaat Çeliği Üretimi” başlığıyla değerlendirildi. “Düşük Karbon Kahramanı Ödülü” hakkında konuşan Rüstem Çağrı Ünzal “İÇDAŞ’ın doğaya ve çevreye saygılı üretim anlayışı, çelik üretiminde karbon kaynaklı enerji tüketimimizin düşüklüğü ödüllendirildi. Ülkemizin en düşük sera gazı emisyonlu çeliğini üretiyoruz. Haddehanelerimizde 1 ton çelik üretimine karşılık atmosfer salınan sera gazı miktarı 78 kg/t.çelik’tir. Bu rakam dünya çelik üretiminde 200 kg.CO2/t.çelik’in üzerindedir. Enerjinin etkin verimli kullanımı alanında yürüttüğümüz çalışmalar bizi daha düşük sera gazı emisyonuna yönlendirirken, birim ürün başına enerji tüketimimizi azaltarak üstün bir rekabet gücü de sağlıyor. Bu da sürdürülebilir büyümemize güç katıyor. Hayata geçirdiğimiz projelerle ile yaklaşık 3,5 Milyon ton olan çelik üretimimizde rakiplerimize oranla 484 bin ton daha az sera gazı açığa çıkardık“ dedi.

Tesisler AB referanslı
İÇDAŞ Çelik Tesisleri Müdürü Rüstem Çağrı Ünzal, Değirmencik Entegre Tesisi’nin, İÇDAŞ’ın ülkemize kazandırdığı en büyük çelik tesislerinden biri olduğunu söyledi. Ünzal “Tesislerimizde bir günde 12.000 tonun üzerinde çelik hurdasını en ileri teknolojiler kullanılarak ergitiyor ve çelik ürünleri haline getiriyoruz. Üretim tesislerimizi kurduğumuz ilk aşamadan itibaren daima insanı ve ekosistemi gözeterek yatırım yapıyoruz. Tesislerimizde kullanılan üretim teknikleri Avrupa Birliği tarafından yayınlanan Uygulanabilir En İyi Teknikler Referans Dokümanlarına uyumlu. Enerji verimliliği yüksek temiz ve çevreci üretim teknikleri kullanıyoruz” diye konuştu.

TURMEPA’nın Çanakkale’de MITSUI & CO., Ltd. Çevre Fonu Hibesi ve İÇDAŞ A.Ş. desteğiyle 2 yıldan bu yana devam eden “Çanakkale Deniz Aşıkları - Çanakkale İçin Mavi Adım” projesi  kapsamında tüm paydaşlarının katılımıyla  panel düzenlendi. Çanakkale Deniz Âşıkları Projesinin, boğaz sularındaki yolculuğu böylece sona erdi. Proje kapsamında 6 ilçede 3100 kişiye ulaşıldı.
 
Çalıştaya,  Gökçeada Belediye Başkanı Ünal Çetin,  Çanakkale Liman Başkanlığı’ndan araştırmacı Ramazan Yılmaz da katıldı.
 
Çanakkale Deniz Âşıkları Projesi ile 27 ay boyunca deniz yaşamı, karşılaştığı tehditler, atık yönetimi, Çanakkale Boğazı’nın coğrafi ve hukuki önemi gibi çevre konularında farkındalık oluşturulması amaçlandı. Öğretmen, muhtar ve balıkçılar başta olmak üzere 3000’i aşkın kişiye ulaşıldı.

Parion Hotel’de gerçekleştirilen çalıştaya; Deniz Temiz Derneği TURMEPA Genel Müdürü M. Akşit Özkural, İÇDAŞ A.Ş. Çevre Müdürü Barış Bora, belediye başkanları, sponsor firma temsilcileri, muhtarlar, balıkçılar katıldı.

Belediye başkanları, liman başkanı, üst düzey kurum temsilcileri, öğretim görevlileri başta olmak üzere bölge ve sektör yetkililerinin katıldığı çalıştayda; Çanakkale’nin yerel ve çevresel sorunları, sürdürülebilirlik açısından yapılması gerekenler, bu doğrultuda yapılan eylemler ve çözüm önerileri konuşuldu. Ardından 6 bölgeden toplantıya katılan proje paydaşlarının soruları panelistler tarafından cevaplandırıldı.
 
“İSTİYORUZ Kİ TURMEPA EMEKLİ OLSUN”
 
TURMEPA Genel Müdürü M. Akşit Özkural, “Çanakkale beni daima heyecanlandırmıştır çocukluğumdan beri. Toplumun değişik kesimlerinin hepsinin bir araya gelip de verdikleri mücadelenin bu kadar güzel bu kadar anlamlı olacağını umardık ama bu boyutta değildi. Bu tam bir başarı öyküsü oldu. Yapılan çalışmaların içinde halk, balıkçılar, köylüler, öğrenciler vardı. Tüm kurumlar destek verdi. Tüm toplum sıkılmış bir yumruk gibi bu projeyi benimsedi. Ne için çevre? Neden sular? Esasen insanlar oksijen üretim unsurunun ormanlar olduğunu söylerler. Ancak sular onlardan daha etkilidir. Bu yüzden aldığımız iki nefesten birini denizlerin sağladığı ilkesini benimsedik. Ne kadar çok sıvı ve katı atık toplarsak o kadar iyi değil. İnsanlarımızın denizleri kirletmemesi ve bizlere iş kalmaması ve TURMEPA’nın bu işten emekli olup elini eteğini çekmesi. Bu bizim en büyük idealimiz. Bunun için çocuklarımızı eğittik, eğitiyoruz. Bu çocuklar çevreye duyarlı insanlar olarak karşımıza çıkacaklar” dedi.
 
“ATIK SU TESİSLERİMİZ VAR, ŞANSLIYIZ”
 
İÇDAŞ A.Ş. Çevre Müdürü Barış Bora projenin kendilerine çok şey kattığını ifade ederek sosyal çevresel ekonomik tüm projelere destek verdiklerini söyledi. Müdür Bora, “Çanakkale boğazını kirleten tek kaynak Çanakkale değil aslında. Deniz trafiği kazalar ve kural dışı davranışlar. Dört ilçemizin 3 tanesinde atık su arıtma tesisleri işler durumda olduğu için şanslıyız. Proje boyunca tespit ettiğim şeylerden biri, plastik atığın çok fazla olması. Plastik kaynaklı kirliliğin çok fazla olması aslında plastiklerden kaynaklı. Plastikler çok uzun yıllar doğada kaybolmadan duruyor. Petrolden üretiliyor. Yok olduğunu sandığımızda bile yok olmuyor. Çanakkale çevresinde birçok köy çöplerle çevrili. Düğünlerde eskiden metal tabaklar kullanılırken son 10 yıldır plastik araç gereçler var. İşleri bitince onlar kamyona doldurulup bilinçlilerse çöp aracına ama değillerse götürüp en yakın dereye atılıyor ” diye konuştu.
 
 Çalıştay boyunca elde edilen çıktılar ilgili mercilerle paylaşmak için bildiri haline dönüştürüldü. Ayrıca Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın yürüttüğü “Denizlerin Terk Edilmiş Av Araçlarından Temizlenmesi Projesi” kapsamında gerçekleştirilen fotoğraf çekimlerinden oluşan Hayalet Ağlar Sergisi de etkinlik süresince sergilendi. Konuşmalar, gün boyunca devam etti.

Çelik İhracatçıları Birliği'nin 2017 yılında en çok ihracat yapan firmaları ödüllendirdiği Çelik İhracatının Yıldızları töreninde; 
BÜYÜK ÖLÇEK EN ÇOK İHRACAT ARTIŞI KATEGORİSİ’n de 1.’lik
İNŞAAT ÇELİĞİ VE FİLMAŞİN İHRACATI KATEGORİSİ’n de 1.’lik
TÜM ÜRÜNLERDE EN ÇOK İHRACAT KATEGORİSİ’n de 2.’lik ödüllerini İÇDAŞ adına İhracat Müdürümüz Sayın Murat CEBECİOĞLU aldı.

Türkiye’nin arkeolojik kazı tarihinde ilk kez dünya çapındaki 5 büyük antik merkeze İÇDAŞ destek veriyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü yetki ve kontrolünde süren kazılara Türkiye’nin önde gelen ağır sanayi kuruluşu İÇDAŞ tek ana destekçi olarak sosyal sorumluluk görevini yerine getiriyor.

Anadolu’nun medeniyet merkezleri arasında öne çıkan Çanakkale’de gün yüzüne çıkarılan dünya çapındaki 5 önemli antik kent merkezinde kazılar ve koruma faaliyetleri sürdürülüyor. Troia Antik Kenti, Assos Antik Kenti, Parion Antik Kenti, Apollon Smitheion Kutsal Alanı, Alexandria Troas Antik Kenti kazılarının başkanları İstanbul’da bir araya gelerek basın toplantısı düzenlediler. Tarihi kazıların başkanları İÇDAŞ’ın verdiği destek için teşekkür ederek, Türkiye’de ilk kez 5 antik kent merkezindeki faaliyetlere bir özel sektör kuruluşunun destek olduğunu vurguladılar.

Basın toplantısına Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Kazılar Dairesi Başkanı Köksal Özköklü, Troia Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan,  Assos Antik Kenti Kazı Başkan Yardımcısı Caner Bakan, Parion Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Vedat Keleş, Apollon Smintheus Kutsal Alanı Kazı Başkanı Prof. Dr. Coşkun Özgünel, Alexandria Troas Antik Kenti Kazı Başkanı Doç. Dr. Erhan Öztepe, İÇDAŞ A.Ş. Sosyal Sorumluluklar Direktörü Suat Karataş katıldı.

İÇDAŞ A.Ş. Sosyal Sorumluluklar Direktörü Suat Karataş “İÇDAŞ’ın kültür ve tarihimize sponsorluğu 2008 yılında Parion Antik Kent kazılarıyla başladı. Bugün ülkemizin dünya çapında 5 büyük kazısının tek ana destekçisi olarak sosyal sorumluluk görevimizi yerine getiriyoruz. Apollon Smitheion Kutsal Alanı için 2011 yılında, Troia Antik Kenti kazıları için 2015 yılında, Assos Antik Kenti kazıları için 2016 yılında başlayan güçlü desteğimizi şimdi Alexandria Troas Antik Kenti için de veriyoruz. Alexandria Troas Antik Kenti için henüz bir kaç ay önce tek sponsor, tek destekçi olarak imzamızı attık.” dedi.

“Engelliler için özel gezi yolu”
İÇDAŞ’ın desteğiyle 2018 yılında Troya Antik Kenti’nde engellilerin tarihi alanı gezebilmeleri için özel bir yol yapılacak. Parion Antik Kenti faaliyetleri içinde ise Kemer Köyü’ndeki yıkık ilkokul binası “Kültür Evi”, Apollon Smintheion’da Gülpınar beldesindeki yıkık bir zeytin yağ fabrikası “Zeytinyağ Müzesi” olarak restore edilerek bölge turizmine kazandırılacak.

“Belgesel filmler hazırlanıyor”
Tarihi kazı alanlarında sürdürdükleri “Küçük Arkeologlar“ sosyal sorumluluk projesinin önemine vurgu yapan Suat Karataş şöyle devam etti: “Türkiye’nin kültür mirasına sahip çıkmayı amaçlıyoruz. Gerektiğinde işçi, gerektiğinde vinç, dozer gönderiyoruz. Gerektiğinde tarihi mekanın korunması için devasa kafesler hazırlıyoruz. Kazı alanlarına ait bilimsel yayınların hazırlanmasına ve yayımlanmasına destek oluyoruz. Belgesel filmler hazırlayıp kültür hayatımıza kazandırıyoruz. Bütün bunlarla birlikte çocukların ve gençlerin tarihi mekanlara olan ilgisini ve hassasiyetini geliştirmek için projeler uyguluyoruz. ‘Küçük Arkeologlar Sosyal Sorumluluk Projesi’ ve ‘Tarihi Kentlerde Çocuklarla Seramik Uyguluması’ Türkiye çapında öne çıkan sosyal sormluluk uygulamaları oldu.”

“Özel sektör tarihi kazılara destek olmalı”
Apollon Smintheus Kutsal Alanı Kazı Başkanı Prof. Dr. Coşkun Özgünel, tarihi kazılara verilen desteğin önemine değinerek şunları söyledi: “Kazıların sürdürüldüğü kentlerin şirketlerinin verdiği destekler çok önemli. Zeugma kazıları ülkemizde çok önemli bir ilke imza attı. Yabancı sermaye ile birlikte ülkemiz sanayi de büyük sponsor oldu. Acıdır yöresindeki sanayi kuruluşları  bu kazılara suyu bile esirgediler. Çanakkale Troas bölgesi kazılarını yapan kazı başkanları şanslılar. Çünkü arkalarında İÇDAŞ var. Bir özel sektör grubu, şimdiye kadar yapılmayanı, hiçbir çıkar beklemeksizin Çanakkale’deki 5 kazıya destek veriyor. Vinç isteyin yolluyor, alet edevat diyorsunuz geliyor. Ayni desteği her koşulda sağlıyor. Türkiye’de 5 kazıya sahip çıkan bir başka kuruluş yok.”

“Dronla çekim ekibi İÇDAŞ’tan”
Assos Antik Kenti Kazı Başkan Yardımcısı Caner Bakan, Assos’daki kazı çalışmalarında ihtiyaç duyulan işgücünün tamamının İÇDAŞ tarafından karşılandığını söyledi. Bakan destekle ilgili bazı örnekleri şu sözlerle paylaştı: “Ayrıca kazı ekibinin İaşe giderlerinin tamamı da buna dahildir. Kazı çalışmalarında ihtiyaç duyulan her türlü araç gereç ki buna son teknolojiye sahip bir çok teçhizat da dahil yine İÇDAŞ tarafından anında tedarik edilmektedir. Hava fotoğraflarımız İÇDAŞ’ın kendisi tarafından yetiştirilen personel tarafından çekilmektedir. Bu personel her yıl defalarca kez kazı alanımıza gelmekte ve önemli bir belgeleme aracı olan hava fotoğraflarını Assos kazı arşivine teslim etmektedir.”

“Gece görüş kameraları ile güvenlik”
 Parion Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Vedat Keleş, 2008 yılından itibaren İÇDAŞ’ın desteğinin başlaması ile birlikte kazıların büyük ivme kazandığını söyledi. Prof. Dr. Vedat Keleş “Parion kazıları, restorasyon-konservasyon, proje, teknik altyapı ve sosyal sorumluluk alanlarında yeterli bir kazı haline geldi. İÇDAŞ’ın verdiği lojistik, teknik malzeme, teknik altyapı, insan gücü ve proje destekleri takdire şayan. Örneğin teknik altyapımızda internet erişimi, günün her saatinde arkeolojik malzemelerin çekiminin yapılabildiği fotoğrafhane, araziden ele geçen her türlü arkeolojik malzemenin aktif ve passif retorasyon ve konservasyonunun yapılabildiği restorasyon ve konservasyon laboratuvarı İÇDAŞ A.Ş.’nin destekleriyle oluşturuldu. Kazı alanının güvenliği için 9 adet gece görüş kameraları yerleştirildi.”

“Troia’ya mobil bilgilendirme geliyor”
Troia Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, 2015 yılından itibaren İÇDAŞ’ın katkıları ile tarihi alanın bakım ve temizliğinin sağlandığını belirterek şöyle devam etti: “Troia’ya yakışır bir modern kazı evi inşaa edildi. Turistlerin ören yerini daha iyi anlamaları için Türkçe ve İngilizce broşürler bastırıldı. İngilizce bir Troia kitabı yayınlandı. Ören yeri çevre düzenleme projesi gerçekleştirildi. Bu çalışmalarda yeni dönemde ören yerinin ziyaretçi yolu ve bilgilendirme panoları tümüyle yenilecek, bir mobil bilgilendirme uygulamasının temeli de atılmış olacak. Ayrıca ören yerinde bedensel engelliler için biz gezi güzergahı oluşturulacak.”

Troia örenyerinin UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alınışının 20. yılı nedeniyle Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2018 Troia Yılı ilan edildi. Prof. Dr. Rüstem Aslan, bu kapsamda Çanakkale Valiliği koordinasyonunda pek çok ulusal ve uluslar arası projeler hayata geçirildiğini söyledi. Aslan, “Bu bağlamda Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yapımı gerçekleştirdiği Troia Müzesi’nin açılışının da 2018 yazında yapılacak olması çok büyük önem arz etmektedir. 2018 yılında Troia ören yerindeki bilimsel kazılar, ören yeri çevre düzenleme ve bilgilendirme sistemi uygulamaları Kültür ve Turzim Bakanlığı’nın izin ve maddi yardımlarıyla, İçdaş firmasının ana sponsorluğunda kesintisiz bir şekilde devam ettirilecektir” dedi. 

“Çok önemli teknik güce kavuştuk”
Alexandria Troas Antik Kenti Kazı Başkanı Doç. Dr. Erhan Öztepe, İÇDAŞ desteğiyle Alexandria Troas antik kentinde önemli projelere imza atılacağını belirterek şöyle konuştu: “Herodes Attikus Hamamı’nda destekleme projesi, Forum içi ve çevresinde önemli Hellenistik ve Roma yapılarının gün ışığına çıkarılması, Podyumlu Salon ve Polygonal Yapı gibi kazısı büyük ölçüde tamamlanmış yapıların koruma projelerinin hazırlanarak ziyaretçilerin ilgi ve bilgisine sunulması ileriye dönük olarak sponsorluk desteğiyle gerçekleştirilmek istenilen çalışmaların başında gelmektedir. İÇDAŞ sponsorluğu ile birlikte Alexandria Troas Kazılarının restorasyon ve konservasyon çalışmalarında çok önemli teknik güce ve finansal desteğe kavuşacağı görülmektedir.”

Türkiye’nin önde gelen ağır sanayi kuruluşlarından olan İÇDAŞ, yenilenebilir enerji üretiminde güneş enerjisi santralini (GES) devreye soktu. Rüzgar enerjisi santrali (RES) ve hidroelektrik santrali (HES) ile yenilenebilir enerji üretimini sürdüren İÇDAŞ, şimdi de GES ile sanayi üretiminde ilk adımı attı. Sanayi üretiminde çevreci yaklaşımıyla bilinen İÇDAŞ, güneş enerji santralini 30 Aralık 2017 tarihinde devreye soktu.

Çanakkale Biga Entegre Çelik Tesisleri’nde bulunan haddahane çatısında kurulan GES’in yıllık üretim miktarı 753.900 kWh. Çatıda 3742 metrekare alanı kaplayan 2300 adet güneş paneli, Çanakkale sanayisinde de bir ilk olarak öne çıktı. Çanakkale sanayi tesisleri arasında çatıda kurulan ilk GES olma özelliğine sahip oldu.

Sistem kapasitesi 550 kWe olan İÇDAŞ GES’in yıllık üretim miktarı 753.900 kWh. Bu miktar 250 haneli bir kasabanın yıllık elektrik ihtiyacına eş değer.

GES’ler karbondioksit sakınımlarıyla çevreci ve doğal hayatı koruyucu özillikleriyle öne çıkıyor. 452.213 kg/yıl karbondioksit sakınımı ile İÇDAŞ GES doğal hayata katkıda bulunacak.